"Enter"a basıp içeriğe geçin

“İnternet dünyasında da hakimiyet mücadelesi veriyoruz” – Anayurt gazetesi

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Kişisel Verileri Koruma Kurulu (KVKK) ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) iş birliğiyle bir otelde düzenlenen 1. Ulusal Görsel-İşitsel Medyada Kişisel Verilerin Korunması Sempozyumu’na katkılarıyla katıldı. Ankara Üniversitesi Hacı Bayramveli.

Burada konuşan Alton, bilginin üretildiği, yeniden üretildiği ve yayıldığı bir alan olan medyanın bir önceki döneme göre daha hızlı ve önemli değişimlere uğradığını ve son dönemde medya kültürünün çarpıcı biçimde değiştiğini dile getirdi.

Alton sözlerine şöyle devam etti:

“Günümüzde bilginin hızlı toplanması, işlenmesi ve iletilmesinin bireylerin mahremiyet, bozulmama, anonimlik ve bozulmama haklarını tehdit edebileceğini görüyoruz. Kişisel verilerin korunması fikri, bu tehditle mücadele arayışının bir yansımasıdır. İzinsiz toplama her şeyden önce bir ihlaldir.İnsan hakları için temeldir.Kişisel verilerin korunması doğrudan özel hayatın gizliliği ile ilgilidir.Veriye dayalı ekosistemde gizliliğin korunması en zor alan şüphesiz dijital teknoloji alanıdır. Bu alanda mahremiyetin korunması, kişisel verilerin korunmasından geçmektedir.Veri, kişinin sadece geçmişini ve bugününü değil, geleceğini de etkileyebilmektedir.Bu açıdan bakıldığında, kişisel verilerin korunması günümüz sosyal gerçekliğinde temel bir ihtiyaç haline gelmiştir. ”

Alton, kişilerin özel hayatlarının gizliliğini sağlamak için üçüncü şahıslar için sakıncalı olan verilerinin korunmasının yasal olarak zorunlu olduğunu belirtti.

Daha güvenli medya için çalışmak, hakikat için verdiğimiz mücadelenin bir parçası.”

Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’nin her alanda olduğu gibi medya, iletişim ve bilgi teknolojileri alanında da büyük dönüşümler geçirdiğini ve son yirmi yılda hukuki altyapısını güçlendirdiğini ifade etti.

2010 yılında yapılan anayasa değişikliği ile kişisel verilerin korunmasının anayasal bir çerçeveye oturtularak güvence altına alındığını hatırlatan Alton, kişisel verilerin korunmasına ilişkin usul ve esasların kanunla düzenlenmesine karar verildiğini belirtti. dahil etme.

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe girdiğini hatırlatan Alton, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Kişisel verilerin korunması sürecinde medyanın daha güvenli hale getirilmesi de büyük önem taşıyor. Medyanın ve sektörlerin daha güvenli hale getirilmesi, kişilik hakları, toplumsal düzen ve ulusal güvenlik açısından vazgeçilmez bir unsurdur.”

Altun, iç ve dış kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla Türkiye’yi bölgesel ve küresel düzeyde merkezi konuma getiren dış politika hamlelerinin, küresel algı ve yanlış bilgilendirme merkezleri karşısında performansını gösterdiğine dikkat çekti. Direnişin, ülkemizin çeşitli kuşatmalara ve yıpratma savaşlarına, hakikat mücadelesine ve sağlam bir duruşa maruz kalması Türkiye’yi olduğu gibi uluslararası bağımlılık sistemine mahkum etmek isteyenleri rahatsız ediyor ve endişelendiriyor. yeni yöntemler tanıtarak sonuç almaya çalışıyorlar, sonuç alabiliyorlar mı?” dedi.

“Ulusal iletişim platformlarını güçlendirmemiz gerekiyor”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Alton, yabancı mesajlaşma uygulamasının kullanıcı bilgilerini paylaşma kararı almasının ardından yaşanan sürecin hala hafızalarda taze olduğunu belirtti.

Alton, kişisel verilerin korunması konusundaki farkındalığın artmasıyla ulusal teknolojilerin geliştirilmesi ve uygulanmasının öneminin daha iyi anlaşılacağını kaydetti:

“Bu bağlamda milli teknolojik hamlenin ülkemiz için önemi de ortaya çıkıyor. Bu bağlamda kişisel verilerde çifte standartlar karşısında BIP ve Yaay gibi yerel ve ulusal platformlara yönelimde artış görüyoruz ancak bu yeterli değil, görsel-işitsel alanın yanı sıra dijital alanda da bu alanda önemli ve ciddi yatırımlara yol açacak, işleyecek yerel ve ulusal iletişim platformlarını tanıtmamız gerekiyor.

“Siber dünyada bir güçle savaşıyoruz”

Asıl olanın bireysel ve kamu yararı ile vatandaşların hak, özgürlük ve yasallığı olduğuna dikkat çeken Alton, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Hiçbir alan tartışmasız hukukun üstünlüğünün dışında değildir. Bu anlayışla dijital dünyayı ‘siber vatan’ olarak tanımlıyoruz. Gerçek dünyada nasıl hakimiyet için mücadele ediyorsak, siber dünyada da hakimiyet için mücadele ediyoruz. Kendi sorunlarımızla mücadele ederken Güvenlik Gerçek dünyada siber güvenliği ulusal güvenliğimizin bir parçası olarak görüyor, siber suçları mücadele edilmesi gereken önemli bir unsur olarak görüyoruz. egemenlik, bu aşamada kamu kurumları ve kurumlarımızın, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının ve üniversitelerin güçlü işbirliği ve koordinasyon içinde çalışması, siber vatanın vatandaşlarımızın hukuku temelinde güçlendirilmesinin önemli olduğunu görüyoruz. bireylerin hak ve hukukunun toplum yararına korunması adına son derece verimli sonuçlar elde edilebilir.”

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir