Maltepe Belediyesi, eserleri yurt içi ve yurt dışında önemli koleksiyon ve müzelerde bulunan ressam İbrahim Koçkon’un “Ağır Eski Eserler” adlı resim sergisine ev sahipliği yapıyor. Dr. Türkan Ceylan Kültür Merkezi’nde açıldı.
Almanya Parlamento Sarayı, Almanya Cumhurbaşkanlığı Koleksiyonu, Türkiye Modern Müzesi başta olmak üzere 50’ye yakın önemli müze, kurum ve özel koleksiyonda eserleri satın alınan ressam İbrahim Koçukun, Maltepe’de sanatseverlerle buluştu.
Sanat hayatını Berlin, İstanbul ve Bodrum’da sürdüren Tunceli doğumlu sanatçı, Avrupa ülkeleri ve Türkiye’de 60’a yakın kişisel sergi açtı. İki büyük kadına bu sergiye olan bağlılığını dile getiren Koçkon, “Biri çağdaş yaşam mücadelesinin en güzel örneği ve birçok insana umut ışığı olan sevgili Türkan Saylan’ım. bana, ‘İyi bir insan olmak istiyorsan’ Kendin ve okulum için asla silaha sarılmayacaksın, sanata. – 1938’de adı da Abraham olan yaşlı oğul kıtlık için. dedi.
Şiddetli ağrı ve şiddetli şokun etkileri
1971 yılında Almanya’ya giden Koçkon, çok hüzünlü bir coğrafyadan geldiklerini belirterek, “Dersim halkı, özellikle sanatçı olarak, hala o travmanın etkilerini yoğun bir şekilde üzerimizde taşıyor. Serginin adı ‘Ağır İzler'” Sadece yaşadığım acı ve etkileşimler değil, insan hamurunun yoğrulduğu Dersim coğrafyasının çektiği bitmeyen acı ve travma. Bir yanda direnen, direnmeyen o coğrafya. çeşitli saldırılara ve yok etme girişimlerine rağmen direnişini kaybetmesi ve bir yandan da bu nedenlerle o coğrafyayı terk etmeye ve belki bir daha o coğrafyaya geri dönmemeye zorlanan diasporanın dağılması ve tükenmesi… Hepimiz yaşıyoruz. bu nedenle sergime “Ağır İzler” adını verdim. dedi.
FRED THIE’NİN SANAT ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Hamburg’daki Paris Güzel Sanatlar Akademisi kampüsünde çizim ve resim eğitimi alan Coşkun, “Klasik akademik eğitimimi resim ağırlıklı olarak tamamladıktan sonra sanat çalışmaları için arayışa girdim. 1982-1983 yılları arasında Berlin’de A.D. Fred Thaler.Bilinen Dr.Fred Thaler’a yardım ettim.Tabii ki resim tarzımda bu kişinin etkisi var.Ama doku olarak Dersim’in coğrafi bir dokusu var.Fred Thaler bana hiçbir sanatçının sahip olmadığı bir şans verdi. İstediğin zaman gelip beni eğitebileceğini söyledi. Ben çizmeyi öğrendim. Akademide 4 yıldır öğrenemediğim Fred Thaler ile çalışırken 4 saat içinde.” Tamamladı.
Doğa mükemmel sanat eserleriyle dolu
Figüratif dönemin genellikle akademik eğitimin etkilendiği ve toplumun sanatçıdan beklentilerinin olduğu bir dönem olduğunu kaydeden Kochkun, “Birçok sanatçı bu yola direniyor ve kendilerine bir tarz buluyor ya da bulmaya çalışıyor. Ancak doğayı iyi incelediğimizde karşımıza çıkıyor. idealize edilmiş formlar, çekindiğimiz sanat eserleri, bizim sanatımız… Bu yüzden geçmişten fotoğraf alanında üretilmiş ve sergilenmiş meslektaşlarımla değil, doğanın müthiş yaratıcı gücüyle rekabet etmeyi tercih ediyorum. Ayrıca zaten orijinal fotoğraf tarzımda resim gibi bir görünüm üzerinde çalışıyorum, Photoshop manipülasyonu veya katkısı olmadan.” Diye tamamladı.
Farklı ülkeler ve derin rejimler
Türkiye ile Almanya arasında gidip gelen hikayesinin etkilerine değinen Koçukun, “Bu iki ülkenin halkları ve rejimleri ile başlarsak, iki ülke hariç, rejimin ve halkının bana katacağı bir şey yok ve ben ekleyecek çok şeyim var.Birincisi beni sanatla meşgul eden anneannem ve bana sanatı ve sanatçı kişiliğini öğreten Fred Thaler dediğim iki kişi.Çünkü bu iki ülkenin de derin sistemleri var.Birinde Dersem’im. kimlik asimile olmadı, ikincisinde mesleki kimliğim asimile olmadı.Dersem’im, Kürt’üm, Alevi’ysem, profesyonelseniz derin sistem için özel bir sorunsunuz. Aynısı Almanya için de geçerli.Eğer amatör bir sanatçıysanız veya başka bir alanda iseniz her türlü desteği ve ilgiyi görürsünüz.Ama profesyonel sanat dünyasını hareketlerinizle zorlar ve sallarsanız dur denilir.Kapılar kapatıyorlar.Çünkü bildiklerini ve her şeyi mükemmel yaptıklarını zannediyorlar.Bu iki ülkenin coğrafyası söz konusu olduğunda özellikle Anadolu dokusu tarih ve tarih benim üretkenliğimin ana kaynaklarından biri.Ama Almanya’nın yapay doğası bana hiçbir şey vermedi. Yaşadığım elli yıl boyunca iklim beni her zaman yormuştur. bu ülkede.” dedi.
İki kadın için tasarlandı
Dr. Dr. Terkan Ceylan ve anneannesine ithafen Koçkon, “Benim için çok değerli olan bu iki insanın önemli ve güzel kişiliğini iki kelimeyle anlatmak tabii ki çok zor. Türkiye’nin aydınlık yüzü, bir Binlerce insanın yaşam ümidi haline gelen diğeri de beni buraya taşıyan kişi Bu yer Türkan Silan için.Dolayısıyla bu duyguyla çalıştığım eserler galerisini bu duygulara ithaf etmek benim için doğal bir dürtü oldu. iki insan.” dedi. Sergide Coşkun’un Anadolu’yu ve yaşadığı coğrafyayı yansıtan ve kayıp renklere hayat veren çalışmaları sergileniyor. Coşkun Galeri, 25 Ekim’e kadar Galeri A+B’de sanatseverlerin ziyaretine açık olacak. İbrahim Kochkun’un “Ağır İzler” resim sergisi Prof. Dr. Türkan Ceylan Kültür Merkezi, Galeri A+B’de sanatseverlerin beğenisine açılacak.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın