Yıllardır vergi dilimlerinin iyileşmesini bekliyoruz. Çünkü sene başında aldığınız maaşın bir süre sonra kesildiğini gördüğünüzde şaşırıyorsunuz. Ancak, hiç kimse bu toplu ödemeye ne kadar ihtiyacınız olduğunu sormuyor. Devlet bir eliyle verdiğini diğer eliyle senden geri alıyor.
Ülkemizde çalışanlar için ilk vergi indirimi dilimi 32 bin lira. Yani geliriniz 32 bin liraya ulaşana kadar maaşınızdan yüzde 15 vergi kesiliyor. İkinci dilim giriş 70 bin liraya kadar çıkıyor. 70.000 liraya kadar olan kazancınızın 32.000 lirası için 4800 lira ve artış için yüzde 20 vergi indirimi var.
Üçüncü dilim için 170 bin lira esas alındı. 170 bin lira üzerinden 70 bin liraya karşılık 12 bin 400 lira ve fazlalık için yüzde 27 vergi indirimi. Dördüncü dilim ise 880.000 lira olan kısmı kapsıyor. Bu parantez içinde 170 bin liraya karşılık 39 bin 400 lira, artışa yüzde 35 oranında vergi uygulanıyor. Geliriniz 880.000 lirayı aşarsa, 287.900 lirayı aşan 880.000 lirasına karşılık yüzde 40 vergi uygulanacaktır.
Karmaşık görünse de aslında çok basit bir sistemdir. Ancak baştan sona adaletsizliklerle dolu bir uygulama. Vergi dilimleri arasındaki fark ilk iki dilimde birbirine çok yakın olduğu için gelir arttıkça aralarındaki fark büyümektedir.
Bizim için asıl önemli olan ilk iki slayt. Çünkü burada gelire dayalı rakamlar çok düşük. Ülkemizde çalışanların yaklaşık yüzde 90’ı bu segmentlerde gelire sahiptir. Bu nedenle, ağlamaktan daha fazlasıdırlar. Nasıl olur da bu sene olduğu gibi sene başında veya sene ortasında maaşları ikinci kez artan vatandaşlar, birkaç ay sonra daha yüksek bir vergi dilimine girip ödediğinden fazlasını ödemek zorunda kalabilirler. Alınan. Çünkü birkaç cümle önce bahsettiğimiz gibi ilk vergi dilimleri için rakamlar çok düşük.
Konuyla ilgili uzmanlar, “Hükümetimiz her yıl yeniden değerleme oranlarını belirlediği ve buna göre vergi, harç ve harç miktarlarını enflasyon oranında artırdığı için ücret vergisine esas olan gelir miktarını da artırması gerekiyor. parantez.”
haksızlar mı?
Bence kesinlikle haklılar. Çünkü bu rakamlar ülkemizde yıllardır sabit kalmıştır. Ancak yeniden değerleme yöntemine göre yapılırsa birinci vergi dilimine esas olan gelir rakamı 70 bin liradan fazla olacaktır. Ancak bugün yürürlükte olan sistemde sadece ikinci dilime girenlere 70 bin liradan fazla para uygulanıyor.
Ülkemizde vergi adaleti, adil ve geniş bir vergi sistemi yıllardır tüm girişimlere rağmen sağlanamamıştır. Hatırladığım kadarıyla “vergi reformu” adı altında onlarca kez yasal düzenlemeler yapıldı ancak her seferinde sonuç bir öncekinden daha fazla oldu. Ne vergi adaleti ne de adil bir vergi sistemi sağlanamaz.
İşte size en basit örneği yukarıdaki satırlarımızda verdik. Devlet bir eliyle veriyor, diğeriyle alıyorsa, adalet bunun neresinde diye sormak istiyorum.
Ancak, görev çok basittir. Yeniden düzenleme oranı belirlendiğinde, ücretlerden yapılacak vergi kesintisi tutarları aynı oranda artarsa sorun olmayacaktır. Ama tüm uyarılara rağmen bilerek ve isteyerek görmezden geliniyor. Yani kasten ve isteyerek büyük bir haksızlık yapılmaktadır. Bu şekilde her yıl düşük gelirli, düşük ücretli memurların ve asgari ücretle çalışanların ceplerinden milyarlarca liraya yakın “sömürülüyor”.
Bu doğru mu, doğru mu?
Ülkemizin ciddi bir vergi reformuna ve adil bir vergi sistemine ihtiyacı var. Alanında uzman yüzlerce vergi danışmanımız var. Önce vatandaşını memnun edecek yeni bir vergi düzenlemesi yapmak zor mu? Milyarlarca dolarlık vergi cezalarından feragat eden veya belirli kişi, kurum ve kuruluşlara bir gecede vergi indirimi sağlayan devletimiz, modern “vergi reformunu” uygulayamıyor mu?
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın