Beslenme uzmanları Ramazan ayında sağlıklı beslenme konusunda uyarıyor.
Sabah kahvaltısında orucun çorba ve salata ile açılmasını tavsiye eden uzmanlar, mideye ani yüklenmemesi gerektiğini söylediler.
Medical Park Bursa Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Nilgün İSTEK, Ramazan ayında sağlıklı beslenme davranışının mümkün olduğunca es geçilmemesi gerektiğini söyledi. Iskandar, bu süreçte beslenme ve aktivite açısından bilinçsiz davranışların kilo alımına, sindirim şikayetlerine ve daha birçok sağlık sorununa yol açabileceğine dikkat çekti.
Estek, beslenme açısından en önemli sakıncanın insanların beslenme alışkanlıklarındaki ani değişiklikler olduğuna dikkat çekerek, bu değişikliğin yemek zamanı, öğünlerde tercih edilen besin türü ve besin miktarı açısından gerçekleştiğini kaydetti. Günde 3 öğün olan öğün sıklığı da bu dönemde bir veya iki öğünle sınırlı kalır ve öğünlerde yenen yemek miktarı normal alışkanlığın 2-3 katına çıkar. Ancak Ramazan ayında yeterli ve dengeli beslenmenin devam etmesini sağlamak, ani ve büyük değişikliklerden kaçınmak gerekir.
Kahvaltıda çorba içerek mideyi kaldırın
Ramazan ayında öğün sayısının azaltılmaması gerektiği belirtilen açıklamada, “Aniden fazla yemek yemenin tansiyonun yükselmesine, kan şekerinde dengesizliğe, sindirim sisteminin bozulmasına veya artmasına yol açabileceğini unutmamalıyız” denildi. Bunun için bir kase çorba ve salata ile orucu bozmalı, mideyi biraz gevşetmeli, mideye ani yüklenmeler yapılmamalıdır.Yarım saat sonra sebze veya et yemekleri, yoğurt veya cacık ve salataya yer verilmelidir. .Yemek porsiyonlarının çok büyük olmamasına dikkat edilmelidir.
Kahvaltıdan sonra bir saat çay içmek
Proteinli besinler olan peynir ve yumurtanın yanı sıra sebze, meyve, zeytin ve fındık, badem, ceviz gibi lif içeren besinlerin de tüketilmesi gerektiğine dikkat çeken Stick, şöyle devam etti:
Öğünlerde demirden faydalanmak için yemekle birlikte çay, kahve ve asitli içecekler tüketilmemelidir. İçecekseniz bile yemeklerden 45 dakika – 1 saat sonra alınmalıdır. Yemek sonrası tatlı ihtiyacını gidermek için yağlı, kaymaklı, mantı yerine sütlü tatlılar veya meyveli tatlılar, kompostolar tercih edilmelidir. Liften yapılan gıdaların yeterli tüketimi sağlanmalıdır. Bunun için tam tahıllı ekmek, tam tahıl ve çavdar tercih edilmeli, sebze, meyve, bakliyat ve bulgur tüketimine önem verilmelidir.
Pişirirken yiyecekleri kızartmayın
Yüksek oranda protein içeren besinlerin midenin boşalma süresini uzatarak açlık hissini geciktirdiğine dikkat çeken İskender, süt, yoğurt, peynir ve yumurta gibi besinlerin özellikle sahurda yer alması gerektiğini belirtti. İskender, yemeklerin iyi çiğnenmesi ve yavaş yenilmesi gerektiğini, yemeklerde kullanılan yağın bitkisel yağ olması gerektiğini söyledi. Pişirirken kullanılan yağ miktarı az olmalı ve yağın yanmamasına özen gösterilmelidir. Susuzluk hissini daha fazla artıracağı için yemeklerde kullanılan tuz miktarı fazla olmamalı, salamura tercih edilmemeli, özellikle acı tadı olan baharatların kullanılmamasına özen gösterilmelidir. Pişirme yöntemi de önemlidir. Yiyecekler özellikle kızartılmamalıdır. Bu yöntem besinlerin enerji değerini yükselterek kilo alımına yol açabileceği gibi sindirim sistemi ile ilgili sorunlara da yol açabilmektedir.
Yerçekimini koruma
Oruçta gün boyu vücut susuz kaldığı için iftar ile sahur arasındaki zamanı iyi değerlendirmenin önemine de vurgu yaparak, şöyle devam etti:
Mide şikayetlerinin oluşmasına veya şiddetlenmesine yol açabileceğinden, yemek yatmadan hemen önce yenilmemelidir. Unutmayalım ki oruç tutarken vücudun ihtiyacı artmaz, dolayısıyla gereğinden fazla yememize gerek yoktur. Aksine gün boyunca hiçbir şey yemediğiniz ve aktivite seviyeniz düştüğü için metabolizmanız yavaşlar. Bu nedenle besinin türü ve miktarı konusunda doğru seçimler yapılmalı, hareketsiz kalmamaya özen gösterilmelidir.
Hastaların oruç tutmadan önce doktorlarının tavsiyesi ile doktorlarına ve beslenme uzmanlarına gitmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın