Sevgili okurlar, Türkiye’nin kurtarıcısı, Cumhuriyetimizin kurucusu ve büyük devlet adamı Atatürk’ün himayesine gerçekten ihtiyacı olanlar, Atatürk’ten çok uzaktırlar.
Ancak Atatürk’ü değerlendirmeden önce onu iyi tanımak ve iyi anlamak gerekir.
Atatürk’ü gerçekten anlamak için hayatına bakmak, inandıklarıyla ne yaptığını, ne yaptığını tahlil etmek gerekir.
Onun fikir ve devrimlerinin dayanaklarını incelediğimizde, bunların “tam bağımsızlık ve hürriyet” ihtiyacına dayandığı gerçeği ortaya çıkmaktadır.
Atatürk sadece “Ben Kemalistim” diyerek anlaşılamaz. Her 10 Kasım’da mezarına çelenk koymak ve onu onurlandırmak yetmez.
Onu sadece süslü sözlerle övmekle kalmayın, düşünce ve fikirlerini eyleme geçirmek için mükemmeliyetçiliği benimseyin.
Mükemmeliyetçileri yargılamamak!
Atatürk ileri görüşlü, disiplinli, sabırlı ve yaratıcı bir insandır. Her zaman açık sözlü olmuştur ve doğru olduğunu bildiği bir fikri savunmaktan asla çekinmemiştir. Farklı bir kişiliğe sahip olan Atatürk, sanata ve eğitime de büyük önem vermiştir.
Atatürk, Türk halkının dili, dini, tarihi, kültürel ve geleneksel özelliklerinin öğrenilmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Türk milleti, Atatürk’ün varlığından, ilkelerinden, inkılaplarından, fikir sisteminden ve Cumhuriyetin kazanımlarından yararlanarak, Cumhuriyetin aydınlık yarınlara kavuşması için elbirliğiyle çalışmaktadır.
Atatürk savaşta galip gelen bir kahramandı.
Bir lider olarak kitleleri etkilemiş, başarılı bir yönetim sergilemiş bir devlet adamı olarak ve nihayetinde bir devrimci olarak toplumun sosyal, kültürel, siyasi, ekonomik ve hukuki yapısını kökten değiştirmeyi başarmıştır.
Bu özellikleriyle dünya tarihinin en önemli isimlerinden biri haline geldi. Tarih, Atatürk’ü Türk milletinin en şerefli evlatları ve insanlığın en büyük önderleri arasında sayacaktır.
Atatürk’ün varlığından, düşüncesinden, ilke ve inkılaplarından ve Cumhuriyetin başarılarından yola çıkarak; Cumhuriyetimizi korumak ve aydınlık bir geleceğe taşımak için çalışmalıyız. bunun için de; Atatürk’ü, kurduğu cumhuriyeti, ilkelerini, inkılaplarını her zaman korumalıyız.
Atatürk, Türk varlığından başlayarak bugün gurur duyduğumuz her şeyin kaynağıdır. Geleceğe dair bir ümidimiz veya beklentimiz varsa, bunların kaynağı Atatürk’ün ve ideallerinin sunduğu güç ve heyecandır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm tehlike ve tehditlere rağmen kimliğini, niteliğini ve çizgisini koruması, Atatürk’e karşı olanların bile onun önünde saygıyla eğilmesi, Atatürk’ün neden hedef alındığının ve büyüklüğünün göstergesidir.
Atatürk’ü bilmek ve anlamak, bir bakıma Türkiye’yi ve yirmi birinci yüzyıl dünyasını inceleme ve açıklama çabalarının bir gereğidir.
Tutkulu bir vatansever ve modernleşme coşkusu olan Atatürk, onurumuzdur, özgür düşüncenin ve özgür insanın anıtıdır.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın